yiyecek

yiyecek
-ği
is. 食品, 食物; 粮食: \yiyecek ağırlığı 粮草车队 \yiyecek ambarı 粮食仓库 \yiyecek fıkdanı (或 azlığı) 缺少粮食 \yiyecek maddeleri 食品 \yiyecek tedariki 储备食品 \yiyecek ve içecekten mehrum kalmış 没吃没喝的 günlük \yiyecek 一天的口粮, 一天的定量 hayvan \yiyecekleri 饲料 Anne, yiyecek bir şey var mı? 妈妈, 有什么吃的吗?Onlar bir yıllık yiyeceklerini birden aldılar. 他们采购了全年的食品。
s. 可以食用的, 能吃的
◇ \yiyecek vermek 喂, 喂养

Türkçe-Çince Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужен реферат?

Look at other dictionaries:

  • yiyecek — is., ği 1) Yenmeye elverişli olan her şey İçkiden yiyeceğe kadar her şeyi gemilere bu müessese temin ederdi. S. F. Abasıyanık 2) sf. Yenebilen …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ek tohumun hasını, çekme yiyecek yasını — bir girişimden iyi sonuç almak isteyen, temeli sağlam kurmalıdır anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sası kokmak — yiyecek bozulmak, çürümek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gören gözün hakkı vardır — yiyecek ya da imrenilecek bir şeyi görene o şeyden vermek gerekir anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • aç bırakmak — yiyecek vermeyerek karnını doyurmasına engel olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dişinden tırnağından artırmak — yiyecek giderlerini kısarak para biriktirmek Susuz Yaz adlı öykü kitabımı, oyunlarımı hep böyle dişimden tırnağımdan artırarak bastırdım. N. Cumalı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dişinin kovuğuna bile gitmemek — yiyecek çok az gelmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Allah ne verdiyse — yiyecek olarak evde ne varsa anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • AZÛF — Yiyecek, erzak. Azık …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • HURD U HÂB — Yiyecek ve uyku …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • NAFAKA — Yiyecek parası. Geçim için lüzumlu olan şey. * Geçindirmeğe mecbur olduğu kimselere veya çocuklarına mahkeme karariyle verilen iaşe parası …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”